Günümüzün en önemli sağlık sorunlarının başında gelen kalp damar hastalıkları, dünyada tüm ölüm nedenleri arasında ilk sırada yer alıyor. Öyle ki toplam ölümlerin üçte birinin bu nedenden kaynaklandığı biliniyor.

Genetik faktörler, yaş ve cinsiyet haricinde kalp damar hastalıkları için risk yaratan faktörlerin düzeltilerek ölümlerin azaltılabileceğini söyleyen Medline Adana Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Onur Akpınar, kalp sağlığı üzerinde olumsuz etkisi bulunan 5 önemli etkeni anlattı.

Kolesterol

Kolesterolün yüksek seyretmesi kalp damar hastalıklarına ve kalp krizine yol açar. Doymuş yağ ve kolesterol oranları yüksek besinleri tüketmek ise kandaki kolesterol düzeyinin yükselmesini sağlayan önemli nedenler arasında yer alır. Kırmızı et, tereyağı gibi hayvansal ürünlerden gelen doymuş yağlar ve yapay olarak üretilen trans yağlar kötü LDL kolesterol seviyelerini yükseltirler. Kolesterol hem vücutta yapılıp hem de dışarıdan hayvansal kaynaklı besinlerden alındığından, özellikle kolesterol sorunu olan kişilerin yağ oranı yönünden düşük besinler tüketmeye özen göstermeleri önem kazanır.

Sigara tüketimi

Başta sigara olmak üzere tütün ürünlerinin tüketimi ile koroner kalp hastalığı arasında oldukça yakın bir ilişki bulunur. Söz konusu ürünlerin kullanımı damarların iç yüzeyinde kolesterolün yanı sıra yağ ve kireç birikimini de kolaylaştırırken kalp krizi geçirme riskini yüzde 45’e varan oranlarda yükseltir. Ayrıca damar sertliğinin ortaya çıkmasına neden olurken, kanın akışkanlığını bozarak pıhtılaşma eğilimini de artırır. Sigarayı bırakan kişilerde ise kalp krizi riski hızla azalarak yaklaşık 10 yıl içerisinde sigara içmeyenlerle neredeyse aynı seviyelere geriler.

Hipertansiyon

Hipertansiyonun kalpte neden olduğu fazladan iş yükü, genişlemesine ve vücuda yeterli miktarda kan pompalayamamasına neden olur. Büyük çoğunluğu kastan oluşan kalp, artan yükü karşılayabilmek için kalınlaşırken, zamanla önce gevşeme sonra da kasılma fonksiyonlarında bozukluk ortaya çıkar ve kalp yetersizliği gerçekleşir. Ayrıca hipertansiyon hem damar sertliğine zemin hazırlar hem de koroner dolaşımda değişikliklere yol açar. Bunlara bağlı olarak da hipertansiyonu olan kişilerde kalbin beslenmesi bozularak kalp krizi meydana gelir. Bu durumdan korunmak için tansiyonun takip ve kontrol altına alınması, özellikle tuzdan uzak sağlıklı beslenilmesi ve hareketli bir yaşam tarzını benimsemek gerekir.

Diyabet (Şeker hastalığı)

Diyabet (Şeker hastalığı), kalp sağlığı için önemli bir risk faktörüdür. Diyabet hastası kişilerde kan şekeri (glikoz) yüksek seviyelerde seyreder. Yüksek glikoz seviyesi zamanla kan damarı duvarlarında değişikliklere yol açar. Bu değişiklikler bireyi hayatının erken dönemlerinden itibaren atardamarlarının sertleşmesine yatkın hale getirir. Bu durum ise hastayı kalp dokularında oluşan beslenme problemi sonucunda kalp krizlerine sürükleyebilir. Bundan dolayı diyabet hastalarının etkin kan şekeri takibi yapmasının yanı sıra diyet programına tam anlamıyla uymaları ve kilo kontrolüne dikkat etmeleri önemlidir.

Hareketsiz yaşam

Hareketsiz yaşam tarzı ve obezite kalp hastalığına zemin hazırlar. Son yapılan araştırmalar bize haftada 1 saatin altında hareket etmenin kalp rahatsızlığına davetiye çıkardığını göstermektedir. Bu nedenle kalp sağlığını korumak için spor yapmayı alışkanlık haline getirmek önem arz eder. Düzenli spor veya egzersiz yapılmasıyla birlikte kalpteki kılcal damarların sayısı artar. Bu durum ise en sık görülen koroner damar hastalıkları riskini azaltırken iyi ve kötü kolesterol dengesinin sağlanmasına da yardımcı olur.